25 Ekim 2009 Pazar

Helö

Yayınıma teknik aksaklıklardan dolayı ara verdim yoksa seni severim bilirsin blog.
Modemim patladı napiyim.
Hem elim boş gelmedim.
Neler oldu bir bilsen ohoooo neler neler anlatıcam sana dur ben çay alıp geliyorum açık seviyordun di mi sen.

5 Ağustos 2009 Çarşamba

Peçete

Sibirya daki av sezonunun açılmasını fırsat bilip doğum günüm olan 15 Şubat'a da yaklaştığımız şu sıralarda beni yanlarına çağıran çocukluk arkadaşlarım Yuri,Rooney,Andrey ve Dimitre ile birlikte ilk önce Yuri nin arabasına Rooney nin silahlarını atıp Dimitre nin vodkalarıyla Andrey in kuzeydeki kışlığına gittik...


İçeri girmiştik yerde asya aslanı postu duvarda geik kafası ve elimizde kasalarca vodka.St.pettersburg daki ortaokulumuzdaki gibi shot yapmaya başladık vodkaları...
Sabah uyandıgımda içi doldurulmuş bir zebranın üstünden tüm arkadaşlarımın benim gibi sızdığını gördüm hemen çiğ yumurta mayonez ve süt ü karıştırıp içtik silahları aldık ve dışarı çıktık.


Önce yem olarak aldığımız lolipopları yerleştirdik ağaç diplerine sonra kokusuna gelirler diye heryere lahmacun ve ayran koyduk ve rüzgarın kokuyu tepenin ardındaki üstü karla kaplı olan çimenliğe dağıtmasını bekledik...

İki saatlik bir bekleyişin ardından güzel popolu kurtlar gelmişti sadece yanımıza hemen Elisha ya söyledim tercüme et dedim 'biz dostuz sadece diğer hayvanları bekliyoruz' buarada tanıştırmayı unuttum Elisha benim husky'm...

Elisha sağolsun birkaç arkadaşımız daha oldu 3tane güzel popolu kurtla bekledik akşam 17:23 e kadar.Gelen hayvanları bir bir avladık eve dönerken avlarımızn yanında 3tanede dostumuz vardı Elisha'nın yüzü gülüyordu.

Eve döndük Elisha kurtlarla beraber bahçede muhabbet ederken Dimitre vodkaları dolduruyordu,Rooney avları mutfağa getiriyordu,Andrey şömineyi yakarken Yuri de masayı hazırlıyordu yemek yapmak herzamanki gibi bana düşmüştü.

Tavşanı poposundan başına doğru ince ince dilimledikten sonra,asil ayının kanını salça olarak kullandım suyla karıştırım tavşanın poposu pembeleşene kadar yüksek ateşte beklettim...
Bu sırada tat versin diye birazcık sarımsak koydum yemek pişince hemen üstüne geik boynuzunu rendeledim ve güzel bir görüntü oluştu.

Mükellef bir masaya oturduk Yuri,Rooney,Andrey,Dimitre,Elisha ve yeni tanıştığımız 3 güzel popolu kurt arkadaşlarımız gerçi onlar Elisha'yla daha çok ilgileniyorlardı ama olsun...


Yemek bitti biraz vodka içelim dedik yeni tanıştığımız kurtlardan bitanesi güzel bir karışım biliyorum dedi koşarak evden çıktı ve ağzında bir süpermarket poşetinin içinde karpuz ve mango vardı karıştırdı güzelde oldu tebrik ettik öptük yanaklarından içtik içtik içtik

Ve sabah uyandığımızda...

4 Ağustos 2009 Salı

Slim,white MILK

Şuan olağan hızla yazmam gerekiyor çünkü fırında ince beyaz bir SÜT var üstünde salçalı sosu,rendelenmiş kaşarı,salam sucuk,siyah zeytin,mısır ve mantarıyla pişiyor belkide yandı yanıyor...

Neyse okadar sıkıldım ki 24 saat içinde en fazla kaç tane ince beyaz SÜt içebilirim diye düşündüm 3 saat 17 dakika 23 şuan 25 saniye önce 2 tane içmiştim şimdide 2tane pişiyor inşallah mayası tam tutmaz ozaman siyah yanıklar oluyor ve akışkan olmuyor burnuma öyle kokular geliyor ki ince beyaz SÜT üm sanki krem rengi olmuş benim gitmem lazım

10 Haziran 2009 Çarşamba

Yaz tarifesi...

Son ayları çok zor geçen bir sene daha bitti.Zor derken depresyon felan değil malesef hayatımın bir parçası olan lisede yine sınıfı geçme çabaları tabiki.Nisan ve mayısın başı boyunca stres,hesaplar,o notu alırsam şu şöyle derken yine her seneki gibi son sınavlardaki yardımlaşmalarla çok rahat girdim tatile.Keşke lise 1de de böyle olsaydı ama....

Tatile girince benim için değişen çok şey oluyor mesela en sevdiğim şeylerden biri yemek yemek,hava cidden sıcak olduğu için yiyemiyorum.Uyumayıda çok severim ama saatlerce uyuyan bir insan değilim 'cidden saçma buluyorum' evet uyku düzenimde değişiyor gece sıcaktan uyunmadığı için sabaha kadar oturma suretiyle canı sıkılıyor insanın dizi,filmi,oyun derken gün doğmaya başlıyor kuşlar uyanıp ötmeye başlıyınca ben yatağıma gidiyorum ve yaz günlerinin en aptal saatlerinde uyuyorum...

Evet yaz tarifesi bazen güzel bazen sıkıcı...


Bu blogu açmamın sebebi bir yazı yazmamdı şuan o yazıyı unuttum ve çok merak ediyorum umarım birgün hatırlarım ve buraya yazdığımda çok mutlu olurum...

25 Nisan 2009 Cumartesi

therapy...

Herkes belli bir konuda yada yardıma ihtiyacı olan arkadaşına birşekilde yardım eder yada fikir verir.Uzun süre olmasada uzun süre boyunca arkadaşının iyi hissetmesini sağlar,kafasındaki sorundan uzak tutar.Nekadar saçma konuşsada arkadaşı kötü durumdayken mantıklıymış gibi düşünür ve iyi hisseder.

Ama en kötüsü yardım eden kişi olmaktır bence,
Bütün sorunlar başlar içip gece eve gelince,
Başbaşa kalırsın bütün gece kendinle,
Düşündükçe bir çözüm bulamassın kendinde...


Bu blogu açmamın sebebi bir yazı yazmamdı şuan o yazıyı unuttum ve çok merak ediyorum umarım birgün hatırlarım ve buraya yazdığımda çok mutlu olurum...

Bugün-gece

Sıkıntıdan açiyim dedim bir blog,fakat internet sayesinde hayatım boyunca çok karşılaştığım birşeyle ilgili kafamda birçok soru işareti oluştu e mail inizi tekrarlayınız şifreyi tekrarlayınız e biz salak mıyız?

Güzel bir gündü uzun zaman sonra bukadar geç uyandım(13:00 sıraları) boş boş çok vakit geçirdim 2.dünya savaşı oyunu oynadım duş aldım arkadaşım geldi giyindirdi beni dışarı çıktık içtik yedik içtik tekrar yedik ve tekrar içtik,içtikçe tartıştık ve güldük güzeldi hepimizin çok fazla genel kültürü olduğunun farkına varıcak kadar tartıştık...

Bu blogu açmamın sebebi bir yazı yazmamdı şuan o yazıyı unuttum ve çok merak ediyorum umarım birgün hatırlarım ve buraya yazdığımda çok mutlu olurum...